![]() |
Tweet |
Baskın, devletin güvenlik ve istihbarat kurumlarının zaten gerekli görüşmeleri yürüttüğünü belirterek şunları söyledi:
“İmralı ile görüşecek merci bellidir, o da MİT’tir. Türkiye Cumhuriyeti devleti zaten gerektiğinde bu kanalları kullanmaktadır. DEM Partili vekillerin de benzer temasları olduğu kamuoyunca bilinmektedir. Milletin oylarıyla seçilmiş olan vekillerin İmralı’ya gitmesi, TBMM’nin iradesini terörün ayağına götürmek anlamına gelir ve biz buna kesinlikle rıza göstermeyiz.”
“Yargı Yoluyla Siyaseti Dizayn Etmek Tehlikeli Bir Yoldur”
Baskın, CHP İstanbul İl Başkanlığı’na kayyum atanması ve yargı kararlarıyla siyasetin yönlendirilmeye çalışılmasına da değinerek şu değerlendirmelerde bulundu:
“Siyasi partiler, kendi iç mekanizmalarıyla sorunlarını çözebilmelidir. Yargı kararları üzerinden siyaset dizayn edilmeye kalkışılırsa bu durum Türkiye’yi 1946 öncesine götürecek kadar tehlikeli bir süreci başlatır. Kayyum atamaları, müfettiş baskıları ve yönetimlere el konulması gibi adımlar, demokrasiye telafisi zor zararlar verir. Biz bu tür uygulamaları doğru bulmuyoruz.”
Sadettin Baskın, açıklamasını şu sözlerle tamamladı:
“Yeniden Refah Partisi olarak milletimizin geleceğini, iradesini ve demokrasisini koruma sorumluluğumuz var. İmralı’ya vekil gönderilmesi ya da yargı yoluyla siyasetin dizayn edilmesi gibi girişimlere karşı en güçlü duruşu sergilemeye devam edeceğiz. Türkiye, milletin iradesiyle yoluna devam etmelidir.”