![]() |
Tweet |
“BARIŞ GÖRÜNÜMÜ ALTINDA TEHDİT”
Akbaş, Güney Kıbrıs’ın hafta başında İsrail yapımı Barak MX hava savunma sistemlerini envanterine kattığını hatırlatarak, bu hamlenin doğrudan Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’ni ve Türkiye’nin stratejik dengelerini hedef aldığını söyledi. Yunanistan’ın ise NAVTEX ilanına rağmen Pirireis araştırma gemisini engellediğini, ardından 60 savaş uçağının katıldığı plan dışı tatbikat yaptığını belirten Akbaş, “Bu gelişmeler tesadüf değil, İsrail ve ABD’nin koruması altında atılan adımların parçasıdır” ifadelerini kullandı.
“EGE’DE BİLİMSEL ARAŞTIRMAYA BİLE TAHAMMÜL YOK”
Türkiye’nin 2020 yılında yaşanan AB Irini operasyonunda Türk bayraklı gemiye yapılan müdahalenin ardından Akdeniz’den geri çekildiğini hatırlatan Akbaş, “Şimdi de Yunanistan aynı taktiği Ege’de uyguluyor. Pirireis’in 25. doğu boylamı doğusundaki açık deniz alanlarında bilimsel araştırma yapmasına bile karşı çıkıyorlar. Bu ciddi bir kırılmadır. Ege, Türkiye’nin giriş kapısıdır” dedi.
“HAKLARIMIZ ULUSLARARASI ARENADA SAVUNULMALI”
Kıbrıs adasında garantör ülkelerin Türkiye, Yunanistan, İngiltere ve Birleşmiş Milletler olduğunu vurgulayan Akbaş, “ABD ve İsrail’in bu coğrafyada cirit atmasına nasıl izin veriliyor? Haklarımızı neden uluslararası arenada savunamıyoruz? Tarihe not düşmeli, aksi halde sahip çıkılmayan her değer bir gün elimizden alınır” sözleriyle uyarıda bulundu.
“KIBRIS VE EGE BİZİM ONUR MESELEMİZDİR”
Akbaş, açıklamasını şu ifadelerle tamamladı:
“Kıbrıs ve Ege yalnızca stratejik meseleler değil, Türkiye’nin bağımsızlığının ve onurunun simgesidir. Türkiye kayıtsız kalmamalı, haklarına sahip çıkmalıdır. Aksi halde tarih bizi affetmez, gelecek nesiller hesap sorar.”