Hakan Yazıcı, TÜİK tarafından açıklanan enflasyon verilerinin sahadaki gerçekliği gizlediğini belirterek şunları söyledi:
“TÜİK’in yüzde 70 dediği enflasyon, vatandaşın cebinde yüzde 150 olarak hissediliyor. Maaşlar günden güne erirken, geçim derdi hane hane derinleşiyor. Faturalar ödenemiyor, borçlar birikiyor, temel ihtiyaçlar lüks hâline geliyor. Bu koşullarda açıklanan her ‘umut verici veri’, vatandaşın haklı öfkesini daha da büyütüyor.”

“Sistemi Değiştirmeden Ne Ekonomiyi Ne de Umudu Kurtarabiliriz”
Yazıcı, iktidarın yalnızca bakan ve kadro değişiklikleriyle günü kurtarmaya çalıştığını, ancak esas çözümün yapısal değişimde olduğunu vurguladı:
“Her kriz sonrası yeni bir isim, yeni bir söylem... Ama sonuç hep aynı. Çünkü problem kişilerde değil, sistemdedir. Plansızlık, liyakatsizlik, şeffaflıktan uzak yönetim anlayışı bu ülkenin kaynaklarını tüketiyor. Anahtar Parti olarak biz, sadece kişileri değil; bu anlayışı da değiştirmeye geliyoruz.”

“Geçim Sıkıntısı Bir İstatistik Değil, Toplumsal Alarmdır”

Yazıcı açıklamasında, ekonomik krizin sosyal dokuda yarattığı tahribata da dikkat çekerek şu değerlendirmeyi yaptı:
“Yoksulluk sadece maddi değil, aynı zamanda psikolojik ve sosyolojik bir yıkımdır. Ailelerin umutları tükeniyor, gençler gelecek planı yapamıyor, emekliler hayatlarını sürdüremiyor. Bu sadece bir ekonomik mesele değil; toplumsal barışı ve bireysel onuru tehdit eden bir krize dönüşmüştür.”

Açıklamasının sonunda halkı umutsuzluğa kapılmamaya çağıran Hakan Yazıcı, Anahtar Parti’nin çözüm vizyonunu şu sözlerle özetledi:
“Biz yalnızca eleştirmiyoruz, aynı zamanda çözüm öneriyoruz. Anahtar Parti; üretimi, adaleti, sosyal refahı ve kurumsal şeffaflığı merkeze alan bir gelecek inşa etmek için yola çıktı. Milletin sesi, alın teri ve vicdanı olarak bu ülkenin yeniden yapılanmasına öncülük edeceğiz. Anahtar halkın elindedir. Biz bu anahtarla yalnız kapıları değil, zihniyetleri de açmaya geliyoruz.”