![]() |
Tweet |
Fırat Akkuş, Iğdır’da yaşanan sosyo-ekonomik sıkıntıların artık dayanılmaz hale geldiğini belirterek şöyle konuştu:
“Iğdır, stratejik konumuna ve verimli topraklarına rağmen yıllardır geri plana itiliyor. Hayvancılıkla uğraşan çiftçi yem fiyatlarından, üretici mazot maliyetlerinden, esnaf borç yükünden, emekli geçim derdinden şikayetçi. Gençler ise işsizlik nedeniyle memleketten uzaklaşıyor. Devletin temel görevi vatandaşını korumaktır; ancak iktidar, milleti kaderine terk etmiştir.”
“Enflasyon Masallarıyla Gerçekler Örtülemez”
Türkiye İstatistik Kurumu’nun (TÜİK) Haziran ayı enflasyonunu %1,37, yıllık bazda ise %35,05 olarak açıklamasına da değinen Akkuş, bu rakamların sahadaki gerçekle bağdaşmadığını ifade etti:
“Vatandaş TÜİK’in verilerine değil, marketin rafına, kasabın terazisine, elektrik ve doğalgaz faturasına bakıyor. Gerçek enflasyonun açıklanan rakamların en az iki katı olduğunu herkes biliyor. Ama bu hesaplar üzerinden emekliye, memura zam belirleniyor. Bu adaletsizlik değil midir?”
“Milletin Sabrı Zorlanmamalıdır, Sandık Ertelenmemelidir”
Fırat Akkuş, halkın yaşadığı ekonomik tahribatın artık siyasal bir karşılık bulması gerektiğini belirterek, erken seçim çağrısını yineledi:
“Genel Başkanımız Dr. Fatih Erbakan’ın ifade ettiği gibi, bu millet artık sabrının sonuna gelmiştir. ‘Biraz daha metanet’ diyerek bu ağır yükü taşımaya mecbur bırakılan vatandaşlarımız, adeta nefes almakta zorlanıyor. Yapılacak en büyük hayır, bu milletin önüne 2026 ilkbaharında sandığı koymaktır. Çünkü Türkiye, yeni bir başlangıca muhtaçtır.”
“Çözüm Tüketen Ekonomi Değil, Üreten ve Paylaşan Ekonomidir”
Fırat Akkuş, Türkiye’nin ekonomik çöküşten ancak üretim odaklı ve adil paylaşımı esas alan politikalarla çıkabileceğini vurgulayarak sözlerini şöyle tamamladı:
“Yeniden Refah Partisi olarak bizler, denk bütçeden yana, milli kaynaklara dayalı, faize dayalı değil üretime dayalı bir ekonomi modeli öneriyoruz. Türkiye kaynak zengini bir ülkedir ancak kaynaklar adil kullanılmadığı sürece kriz büyür. Biz bu adaleti sağlamak için geliyoruz. Milli Görüş, sadece bir siyasi anlayış değil; aynı zamanda ekonomik kurtuluş reçetesidir.”