Coşkun, açıklamasında şu değerlendirmelere yer verdi: “Bugün Gelibolu’da bir vatandaşın marketten aldığı bir sepet ürünün fiyatı, bir ay öncekiyle bile kıyaslanamayacak kadar yükseldi. Buna rağmen TÜİK’in açıkladığı oranlar, sanki ülkede fiyatlar sabitmiş ve alım gücü korunuyormuş izlenimi yaratıyor. Oysa gerçekte durum tam tersidir. Market fiyatları, kira bedelleri, ulaşım giderleri… Hiçbiri TÜİK’in sunduğu tabloya uymuyor.

Halkın yaşadığı ekonomik baskıyı görmezden gelen bu rakamlar, toplumun güvenini sarsmakla kalmıyor; karar alıcıların da doğru politikalar üretmesini engelliyor. Gelibolu’da esnaf, maliyetleri karşılamak için sürekli yeni formüller arıyor; aileler temel ihtiyaçlarını dahi planlayarak almak zorunda kalıyor. Bu tabloyu düşük enflasyon rakamlarıyla açıklamak mümkün değildir.

Gerçek tabloyu yansıtmayan verilerle ekonomik sorunları çözemezsiniz. Önce sahadaki durum kabul edilmeli, sonrasında çözüm yolları tartışılmalıdır.”

Coşkun, ekonomik göstergelerin toplumun gerçek koşullarını esas alması gerektiğini belirterek, “Rakamlar değiştirilince hayat ucuzlamıyor; değişen tek şey, vatandaşın yönetenlere duyduğu güvendir” dedi.